MAHKEME HABAŞ'A "DUR" DEDİ!
HABAŞ'ın Aliağa'da açmak istediği 'cüruf depolama' tesisi projesi hakkında İdare Mahkemesi yürütmeyi durdurma kararı verdi.
İzmir’in Aliağa ilçesi Şehit Kemal Mahallesi’nde HABAŞ Endüstrisi AŞ’nin açmak istediği “Cüruf Depolama Tesisi" ile ilgili verilen ÇED olumlu kararını İzmir 3’üncü İdari Mahkemesi iptal etti.
10 Kasım 2022 tarihinde ÇED Olumlu Kararı verilmesine karşı Mert Karayılmaz adlı vatandaş Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına İdare Mahkemesi’nde dava açtı. İzmir 3’üncü İdare Mahkemesi’nde görülen davaya ilişkin bilirkişi heyeti 13 Mart 2023 tarihinde bölgede keşif gerçekleştirdi.
BİLİRKİŞİ HEYETİ: KAMU YARARI YOK
Keşif sonrası hazırlanan raporda bilirkişi heyeti, belirtilen alan ve çevresindeki volkanik kayaçların geçirimli ve akifer özelliğinde olduğuna vurgu yaparak, sulama amaçlı kullanılan Çıtak Göleti ile içme-kullanma amaçlı kullanılan çok sayıda kaynak ve kuyunun proje alanının içinde kaldığını ifade etti. Raporda, sahadan kazma, sıyırma yoluyla önemli miktarda malzeme alınarak zeminde geçirimsiz perde oluşturulacağı ve kısmen topoğrafyanın değiştirileceği, böylece yüzey ve yeraltı sularının beslenmesini (engelleme veya azaltma yoluyla) olumsuz etkileyeceği görüş ve kanaatine bağlı olarak kamu yararı bulunmadığı belirtildi.
HAVA KİRLİLİĞİNE DİKKAT ÇEKİLDİ
Cüruf Depolama Tesisi sonrası oluşması beklenen kirletici parametrenin (toz) saatlik sürüm değerlerinin ilgili yönetmeliğe uygun hesaplanmadığı belirtilen raporda, sonuçların yönetmelik değerleriyle kıyaslamaya elverişli olmaması nedeniyle Sanayi Kaynaklı Hava Kirliliğinin Kontrolü Yönetmeliği açısından uygunsuzluk olduğu ifade edildi.
Projenin gerçekleştirileceği Aliağa ilçesinin büyük sanayi tesislerine ev sahipliği yapması nedeniyle “alanda hava kirliliğinin önemli boyutlara ulaştığı kuşkusu” bulunduğuna dair tespitler olduğuna dikkat çekilen raporda, Toplam Kirlenme Değeri (TKD) bileşeni olan UVD değerinin ölçülerek bulunması gerektiğine vurgu yapıldı.
"ZEYTİNCİLİK KANUNUNA AYKIRI"
Raporda ayrıca alanda yapılacak cüruf depolama faaliyetin 3573 Sayılı Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanuna aykırı olduğuna özel dikkat çekilirken, depolama tesisinde yürütülecek inşaat faaliyetlerinin yönetmeliklere uygun olduğu belirtildi.
Depolama tesisine ulaşım sağlayacak yollarda gerek depolama tesisi inşası sırasında ve gerekse cüruf taşıyacak ağır tonajlı araç trafiğinin arazinin eğimli yapısı da göz önüne alındığında, depolama tesisi civarında yaşayan yöre halkı ve bu yörede otlatılan/otlayan canlı hayvanlar için hayati riskler oluşturacağı ifade edildi.
PROJENİN HAYVAN YAŞAMINA ZARARI
ÇED raporunda projeden kaynaklı etkilerin doğal çevreyi nasıl etkileyeceği, bu etkilere karşı alınacak önlemlerin neler olacağının belirtilmediğinin altı çizen bilirkişi heyeti, omurgalı hayvan türlerinin belirlenmesine karşın, omurgasız hayvan faunasının belirlenmemiş olması, fauna için izleme ve taşıma dışında önlemlerin alınmadığını belirtti.
Raporda, arazi çalışmalarının her mevsimi kapsayacak şekilde yapılmaması nedeniyle bölgenin faunasının (biyoçeşitlilik) tam olarak ortaya çıkarılamadığı tespit edilerek, “ÇED raporunda verilen türlerin çoğunun literatür verileriyle oluştuğu, ÇED raporunda verilen türlerden Anatololacertaanatolica türünün endemik olması ve sadece ülkemizde batı bölgelerinde yayılış göstermesi, bu türe karşı koruma tedbirlerinin alınmaması nedeniyle ÇED olumlu kararının fauna açısından uygun değildir” denildi.
Bilirkişi raporunu değerlendiren İzmir 3’üncü İdari Mahkemesi, dava konusu işlemin çevreye etkileri dikkate alındığında telafisi güç zararlar oluşturacağından, hukuka aykırılığı açık olan davada yürütmeyi durdurma kararı verdi.